Bilecik’in Osmaneli ilçesinde kurulu rafineride yılda 60 bin ton atık madeni yağın işlenmesinden elde edilen 45 bin ton baz yağ çevreci yöntemle yeniden kullanıma sunuluyor.
Türkiye’nin çeşitli bölgelerindeki sanayi siteleri, yetkili servisler ile motor yağı değişim istasyonlarından 10 transfer noktası aracılığıyla toplanan atık madeni yağlar, kara yolu ve demir yoluyla 105 bin metrekare alana kurulu tesise getiriliyor.
Rafinerideki laboratuvarda kimyasal yapısının incelenmesinin ardından geri dönüşüme uygun görülen yağlardan, yağlama ürünlerinin ham maddesi baz yağın “grup 2” çeşidi üretiliyor.
Çevreci yöntemlerle yılda 60 bin ton atık madeni yağdan elde edilen 45 bin ton baz yağın, Türkiye’deki bazı motor yağı firmalarına satışı yapılıyor. Ürün, bazı Orta Doğu ve Avrupa ülkelerine de ihraç ediliyor.
TAYRAŞ Baz Yağ Rafineri AŞ Müdürü Ertuğrul Kılıç, tesisin 2021’de faaliyete geçirildiğini söyledi.
Yıllık 60 bin ton atık yağ işleme kapasitesine sahip olduklarını belirten Kılıç, şu bilgileri verdi:
“Atık madeni yağları, dünyanın en çevreci ve ileri teknolojileriyle rafinasyon işlemine tabi tutup, yüksek kalite grup 2 baz yağ elde ediyoruz. Türkiye’de bu sınıftaki baz yağların tek üreticisiyiz. Baz yağlar ülkemiz için ciddi bir ithalat kalemi, yıllık ithalatımız 700 bin ton seviyesinde. Dolayısıyla üretimimiz aynı zamanda ülkemizin ithalat nedeniyle oluşan cari açığın kapanmasına da bir katkı anlamına geliyor.”
– “Tesisimiz ‘sıfır atık’ prensibiyle çalışıyor”
Kılıç, atık yağların içlerindeki dip ürünleri damıtma yoluyla ayrıştırdıklarını, bunlardan izolasyonda kullanılan “asfalt bakiye” adlı malzemeyi elde ettiklerini dile getirdi.
Bu malzemeyi de piyasaya sürdüklerini, aynı süreçte ortaya çıkan ara ürünleri ise yüksek basınç ve sıcaklıkla gerçekleştirdikleri hidro-işlemle grup 2 baz yağa dönüştürdüklerini bildiren Kılıç, “Tesisimiz ‘sıfır atık’ prensibiyle çalışıyor. Çevreci teknolojilerden yararlanıyoruz. Atık yağların içlerindeki ürünlerin tamamı değerli. Çıkan yan ürünleri de tesisimizde yakıt olarak kullanıyoruz.” dedi.
Kılıç, satışını yaptıkları baz yağdan üstün nitelikli, proses, ısı transfer ve hidrolik yağların üretildiğini aktardı.
Üretim sürecinde düşük enerji kullanarak karbon ayak izini en aza indirdiklerini vurgulayan Kılıç, çevreye katkı sunduklarını belirtti.
Baz yağın kullanım ömrünün “sınırsız” olduğunu, işleme tabi tutularak yeniden değerlendirilebildiğini kaydeden Kılıç, “Bu sayede atık yağları döngüsel ekonomiye dahil ediyoruz. Satışını yaptığımız baz yağdan elde edilen motor yağları, atık yağ olarak yeniden bize geliyor. Burada sonsuz bir döngüden bahsedebiliriz.” diye konuştu.
Bilecik Şeyh Edebali Üniversitesi Sıfır Atık Koordinatörü Prof. Dr. Edip Avşar da motorlu taşıtların mekanik sistemlerinde sürtünmeyi azaltmak için çeşitli yağlardan yararlanıldığını, bunların zamanla atık olarak ortaya çıktığını ifade etti.
Avşar, 1 litre atık yağın 800 bin ton suyu kirlettiğine dikkati çekerek, “Bu tesisimiz de atık yağları geri dönüştürerek çevre kirliliğini bir nebze de olsa önlüyor.” değerlendirmesini yaptı.