Türkiye, aktif fay hatları üzerinde yer alan bir ülke olduğu için deprem riski oldukça yüksektir. Bu nedenle, deprem sonrası oluşabilecek maddi zararların karşılanması büyük bir önem taşır. Bu noktada devreye Zorunlu Deprem Sigortası (DASK) girer. Deprem sigortası, depremin doğrudan veya dolaylı etkileri sonucu oluşan hasarları karşılamak amacıyla devlet güvencesi altında sunulan bir sigorta türüdür.
Deprem Sigortası Nedir?
Deprem sigortası, Türkiye’de faaliyet gösteren Doğal Afet Sigortaları Kurumu (DASK) tarafından düzenlenir. Bu sigorta, deprem ve deprem sonucu meydana gelen yangın, infilak, tsunami ve yer kayması gibi olayların neden olduğu bina hasarlarını karşılar. Sigortanın amacı, deprem sonrası ortaya çıkabilecek konut zararlarını teminat altına alarak, bireylerin ekonomik olarak mağdur olmasını önlemektir.
Deprem Sigortası Neleri Karşılar?
Zorunlu deprem sigortası yalnızca bina teminatı sağlar. Yani, sigortalı yapının taşıyıcı sistemine ve diğer ana yapı unsurlarına gelen fiziksel zararlar teminat kapsamındadır. Bu kapsamda karşılanan başlıca zararlar şunlardır:
- Binanın temel, duvar, kolon, kiriş, tavan ve merdiven gibi taşıyıcı unsurlarında meydana gelen hasarlar,
- Binaya bağlı olan balkon, asansör, merdiven boşluğu gibi ortak alanlarda oluşan hasarlar,
- Deprem nedeniyle binada oluşan yangın veya patlama sonucu oluşan zararlar,
- Deprem kaynaklı yer kayması, çökme veya tsunami nedeniyle meydana gelen yapısal hasarlar.
Ancak önemli bir nokta şudur: DASK yalnızca yapısal hasarları karşılar. Eşya, ev içi dekorasyon, kira kaybı ya da alternatif konut masrafları gibi kalemler bu sigorta kapsamında yer almaz. Bu tür ek teminatlar için özel konut sigortaları devreye girer.
Deprem Sigortası Zorunlu mudur?
Evet, Türkiye’de 2000 yılından itibaren Zorunlu Deprem Sigortası, belirli konutlar için yasal bir yükümlülüktür. 6305 sayılı Afet Sigortaları Kanunu’na göre;
- Tapuya kayıtlı meskenler,
- Belediyeler sınırları içinde kalan özel mülkiyete konu yapılar,
- Kat mülkiyetli veya kat irtifaklı bağımsız bölümler bu sigorta kapsamına girer.
Yeni bir konut alımı, konut kredisi kullanımı ya da elektrik, su ve doğal gaz abonelikleri gibi işlemlerde DASK poliçesi zorunludur. Sigortası olmayan yapılar için bu işlemler gerçekleştirilemez.
Sonuç
Deprem, önlenemeyen doğal bir afettir; ancak alınacak tedbirlerle etkileri hafifletilebilir. Zorunlu Deprem Sigortası, olası bir depremin ardından ev sahiplerinin maddi olarak daha az zarar görmesini sağlar. Bu sigortanın düzenli olarak yenilenmesi, sadece yasal bir zorunluluk değil, aynı zamanda bilinçli bir vatandaşlık görevidir. Deprem gerçeğiyle yaşayan bir ülkede, güvenli bir gelecek için DASK bir lüks değil, ihtiyaçtır.
