Türk Sağlık-Sen Bilecik Başkanı Ozan Genç, Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) ocak ayı enflasyon rakamlarını açıklamasının ardından önemli değerlendirmelerde bulundu. TÜİK verilerine göre, ocak ayında mal ve hizmet fiyatlarında %5,03’lük bir artış yaşanırken, yıllık enflasyon %42,12 olarak gerçekleşti. Başkan Genç, bu rakamlarla 2025 yılı için belirlenen enflasyon hedefine ulaşmanın neredeyse imkânsız olduğunu vurguladı.
“Memur ve Emeklilerin Zammı Daha İlk Aydan Eridi”
Genç, açıklamasında ocak ayında memur ve emeklilere 6 ay için verilen %6’lık maaş zammının, enflasyon karşısında daha ilk aydan eridiğini ifade etti. Elektrik, su, doğalgaz, gıda ve kira gibi temel harcamalara yapılan zamların, vatandaşların cebine doğrudan yansıdığını belirterek, gerçek enflasyonun çok daha yüksek olduğunu dile getirdi.
Enflasyon rakamlarının kamu çalışanları ve emekliler için ağır ekonomik sonuçlar doğurduğunu belirten Başkan Genç, “Ocak ayında gerçekleşen enflasyon, milyonlarca kamu çalışanı ve emeklisine, geride kalan 5 ay boyunca eriyen maaşlar ve daha da zorlaşan bir hayat mücadelesi olarak dönecek. Aileleriyle birlikte 25 milyona yaklaşan bir kitlenin alım gücünün sürekli düşecek olması kabul edilebilir bir durum değildir,” dedi.
“Kamu Çalışanları ve Emekliler İçin Yaşam Şartları Kabusa Dönüştü”
Türk Sağlık-Sen Başkanı, kamu çalışanları ve emeklilerin giderek zorlaşan geçim şartları nedeniyle büyük sıkıntı yaşadığını belirterek, “Bir tarafta git gide zorlaşan geçim şartları, diğer tarafta yok olup giden alım gücü, kamu çalışanlarını ve emeklileri adeta bir kabusa sürüklemektedir” ifadelerini kullandı.
Daha önce yaptıkları uyarılarda, memur ve emekli maaşlarına yapılan artışların hedeflenen enflasyonun bile altında kaldığını dile getirdiklerini hatırlatan Genç, bugün gelinen noktada bu durumun sürdürülebilir olmadığını ifade etti.
“Dar Gelirlinin Alım Gücünü Yok Etmek Doğru Bir Yaklaşım Değil”
Enflasyonu düşürme amacıyla dar ve sabit gelirlilerin alım gücünü yok etmenin yanlış bir politika olduğunu belirten Başkan Genç, memur ve emeklilerin ekonomik anlamda yalnız bırakıldığını vurguladı. Adil bir paylaşımın, iyi günde geliri, zor günlerde ise külfeti paylaşmak anlamına geldiğini belirterek, “Ülke büyürken pastadan hak ettiğini alamayan memur ve emekliler, enflasyon yükselirken de alım güçlerini kaybetmişlerdir,” dedi.
“Ek Zam ve Enflasyon Farkı Şart”
Genç, açıklamasının sonunda, maaşların enflasyon karşısında sürekli erimesinin önüne geçilmesi gerektiğini belirterek şu talepleri sıraladı:
Memurlara ek zam yapılması,
Refah payı ile maaş artışlarının desteklenmesi,
Önümüzdeki aydan itibaren enflasyon farkının doğrudan memur ve emekli maaşlarına yansıtılması.
