RÖPORTAJ – MİGREN VE BESLENME İLİŞKİSİ

featured
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

“Sağlıklı beslen, Kaliteli yaşa” sloganıyla yola çıkan ve Bilecik’te sağlıklı yaşama merhaba diyenlerin hizmetine açılan B’DİET isimli firmanın sahibi Diyetisyen Büşra Özyavuz ile “Migren ve beslenme ilişkileri” konusunda röportaj gerçekleştirdik.

 

Migren, Beslenme ilişkisi ve migrenin tetikleyicileri konusunda Haber228 muhabirine açıklamalarda bulunan Özyavuz, Migrenin binlerce yıldan beri bilinen, nörolojik, gastrointestinal ve otonom değişikliklerin eşlik ettiği bir hastalık olduğunu söyledi.

 

Migrenin görülme sıklığının artmasıyla birlikte migren tetikleyici faktörlerin rolü ve özellikle tetikleyici besinler daha fazla tartışılır hale geldiğini söyleyen Özyavuz, Bazı migrenli hastaların baş ağrısı ataklarının nedensiz bir şekilde başladığını ifade etti.

 

Özyavuz, açıklamasının devamında şu ifadelere yer verdi:

 

Ancak çoğunlukla hormonal değişimler gibi içsel ya da hava değişimi, bazı kokular vs. gibi bir dışsal tetikleyici ya da tetikleyicilerin birlikteliği ağrıyı başlatabilmektedir.

 

Sık olarak stres, menstruasyon, az veya fazla uyumak, öğün atlamak, yorgunluk, hava değişimleri (nem, basınç, rüzgar), alkol (özellikle şarap, bira), koku (parfüm ya da keskin kokulu kimyasallar), parlak ışık, dumanı, yüksek rakım, öksürük, bazı besinler migreni tetikleyebilmektedir. Her hasta bu tetikleyicilere karşı aynı duyarlılıkta olmayabilir. Migrenin tipik özellikleri 4-72 saat sürebilen ve genellikle tek taraflı orta veya ağır şiddetli olan ve tekrarlayan şekilde görülen bir baş ağrısı bozukluğu olmasıdır.

 

Genellikle fiziksel aktiviteyle şiddetlenir, bulantı, ışık ve yüksek sese karşı hassasiyet oluşur .Yapılan bir araştırmada sese karşı hassasiyet (%91,3) ve bulantı (%74,8) en sık belirtilen semptomlar olmuştur. Aynı çalışmada tetikleyici faktörler de incelenmiş ve en sık bildirilen tetikleyiciler stres (%81) ve gürültü (%54,5) olmasına rağmen beslenmeyle ilişkili olarak açlık (%37,2) ve besinlerin de (%5,9) tetikleyiciler arasında yer aldığı tespit edilmiştir.

 

Çocuklar ve gençler başta olmak üzere migren tipi baş ağrısı çeken herkeste ağrıyı tetikleyici olarak beslenme durumu ve besinlerin etkisi önemli yer tutmaktadır. Genel olarak migren tetikleyicileri düşünüldüğünde yapılan çalışmalarda en az bir beslenme kaynaklı tetikleyici öne sürülmekte, diyet açısından en sık bildirilen tetikleyicinin ‘UZUN SÜRE AÇLIK’ olduğu söylenmektedir.

Migren hastaları bazen besin öğelerinden bir ya da birden fazlasına karşı aşırı hassas olabilirler. Çikolata ve alkol ilk sırada gelmektedir. Gençlerde alkol alımına başlanması bugünün ergen hastalarında tekrarlayan baş ağrısında önemli bir potansiyel nedendir. Baş ağrısını tetiklediği öne sürülen besinlerin içerisindeki başlıca kimyasallar MSG, nitrat, nitrit, tiramin, feniletilamin ve histamin içeren diğer aminlerdir.

 

Tiramin, özellikle sert ve çedar peynir çeşitlerinde, feniletilamin çikolatada, oktopamin turuncgillerde ve histamin kırmızı şarap ve birada bulunmaktadır. Kafein bağımlılığı, aşırı kahve tüketimi de şiddetli, zonklayıcı baş ağrısı ve migren ile ilişkilendirilmektedir.

 

En sık bildirilen beslenmeye bağlı tetikleyiciler ise şöyle sıralanabilir:

Çikolata Yağlı ve kızarmış yiyecekler Çay, kahve, kola Aspartam (yapay tatlandırıcılar) Alkollü içecekler.


İLGİLİ HABERLER:

RÖPORTAJ – MİGREN VE BESLENME İLİŞKİSİ
Masal Organizasyon

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Bizi Takip Edin