AK Parti Bilecik İl Başkanı Fikret Karabıyık, Bilecik Olay Haber tarafından düzenlenen “Referandum Özel” canlı yayın programına katılarak Referandum ve gündeme ilişkin önemli açıklamalarda bulundu.
“BİZ TALEBİMİZİ ERDOĞAN İÇİN DEĞİL HER DOĞAN İÇİN GERÇEKLEŞTİRDİK”
Cumhurbaşkanlığı Sisteminin seçimden ziyade sistemdeki tıkanıklıkların giderilmesini sağlayacak bir sistem değişikliği talebi olduğunu vurgulayan Karabıyık, “Burada yaklaşık 50 gündür bu değişikliklerin neler içerdiğini halkımıza anlatıyoruz. Bu değişikliklerimiz içerisinde yeni dönemde daha hızlı gelişen, büyümeye açık, önündeki engellemeleri kaldıracak bir sistem değişikliği olacak. İnsanlar AK Parti zaten iktidarda, halk zaten size gerekli desteği verdi, bu değişikliğe ne gerek var? şeklinde eleştiri yapıyorlar. Tam da aslında sorun burada. Biz talebimizi Erdoğan için değil Her doğan için şeklinde bir sloganda gerçekleştirdik. AK Parti siyasetinde istikrar problemi yok, AK Parti siyasetinden sonra oluşabilecek bir istikrar probleminin önüne geçmek için çalışıyoruz.” dedi.
“CUMHURBAŞKANI ARTIK SORGULANIP, DENETLENEBİLECEK”
Sınırsız sorgulanamaz bir Cumhurbaşkanı’nın yetkilerinin kaldırıldığının altını çizen Karabıyık, “Sorgulanabilir, denetlenebilir bir Cumhurbaşkanı olsun istiyoruz. Zaten en sonra tahlilde 1982 anayasasıyla yönetiliyoruz. Şuana kadar defalarca değişikliğe uğradı. Yamalı bohçaya döndü adeta. Sivil bir anayasa tüm siyasi partilerin arzusu, hayali. Bunu hangi siyasi görüşe sorarsanız sorun sivil bir anayasa yapılması taraftarıydı. Biz de MHP’nin bu çağrısına sessiz kalmadık ve bu değişiklik talebini meclisten geçirdik ve halkımızın karşısına çıkarttık” ifadelerini kullandı.
“HER HAKKI VERİYORUZ, SEÇİLME HAKKINI NEDEN VERMEYELİM?”
Biz 18-25 yaş arası nüfusu olan Avrupa’daki en çok genç nüfusa sahip olan ülkeyiz. Bu noktada 18 yaşındaki kişiye oy kullanma hakkı veriyoruz, ehliyet alma hakkı veriyoruz, evlenme hakkı veriyoruz, cezai sorumluluk yükleyebiliyoruz, imzasını kullanabiliyor şahıs olarak özelliklerini kullanabiliyor hukuken seçme hakkınıda veriyoruz ama seçilme hakkını vermiyoruz. 18 yaşında birileri illa milletvekili olacakmış gibi algı gösteriliyor.
“BENİ 18 YAŞINDAKİ ÇOCUK MU YÖNETECEK ALGISI YÜRÜTÜYORLAR”
Biz 30 yaştan 25 yaşına indirdiğimizde milletvekili yaşını meclisin ortalama yaşı 6-7 yaş gençleşti. Şuan 25 yaşında bir tane milletvekilimiz yok. Biz burada 18 yaşına gelmiş kişiye hakkını teslim ediyoruz. Sen milletvekili seçilebilirsin diyoruz. Bu demek değil ki 18 yaşındaki kardeşlerimizi meclise dolduracağız. 8 buçuk milyon genç nüfusu içerisinden kendini yetiştirmiş anlatabilen projeleri olan, hayalleri olan, idarecilik kişilerin önünü açıyoruz aslında. Burada demokratik hakkı teslim ediyoruz.
MİLLETVEKİLİ SAYINI NEDEN ARTIYOR?
Milletvekili maaşları halkın hep gündeminde olduğu için ekstra bir maliyet getireceğini ifade ediyorlar kendileri. Bizim Türkiye Cumhuriyeti’nin nüfusu 55 milyon iken Milletvekili sayısı 550’ye çıkarıldı. Bugün baktığımızda Türkiye Cumhuriyeti’nin nüfusu 80 milyona dayandı. Temsiliyet noktasında daha güçlü bir Türkiye oluşturmak adına bu sayının 50 daha artmasını talep ettik.
“İNGİLTERE DE SAYI BİN 500’E YAKIN”
Avrupa’da bu şekilde uygulanan sistemde İngiltere’deki sistemde hemen hemen nüfusu bizimle aynı bin 500’e yakın milletvekili var. Avrupada’ki ülkeler arasında nüfusa oranla Meclise yönelik en düşük olan ülke Türkiye Cumhuriyeti.
Biz burada Bilecik’ten örnek verecek olursak yaklaşık 150 bin seçmenimiz var, 2 tane de Milletvekilimiz var. Bunları bölecek olursak 75’er bin oya tekabül ediyor. Ama bu büyük illere geldiğimizde Ankara’da İstanbul’da, İzmir’de bu milletvekili seçmen sayısına düşen sayı 120 bin, 130 bin kişiye kadar ulaşabiliyor.
EVET ÇIKAR İSE TEKRAR TERÖR OLAYI BİTECEK Mİ?
Bizim ülkemizin malesef gerçeği bitirme yönünde. Burada evet çıkarsa terör bitecek mi sorusunun aslında cevabı şu; yürütmenin başı Cumhurbaşkanı oluyor. Ordu, Jandarma, Kolluk kuvveteri içişleri bakanlığına bağlı bir şekilde yürütülüyor. Burada bakan, Cumhurbaşkanı oy kaybının yaşanmamasını şeçimlerden ziyade halkın nabzını yoklama yetkisi veriliyor ve üst düzeydeki atama yetkisi Cumhurbaşkanına veriliyor.
Bu terörle Mücadele konusunda terör bitecek derken Ekonamik istikrar, bürokratik holigarşinin yenilerek istikrar oluşması Doğu ve Güneydoğu bölgesine ekonomik olarak yansıyacak. Terörün sosyal alanları kısıtlanmış olacak. İşini iyi yapmayan işinden hemen alınabilecek ve o yüzden teröre de çok ağır bir darbe vuracak.
“PKK, AVRUPA VE FETÖ’NÜN NEDEN HAYIR DEDİKLERİNE BAKMAK LAZIM”
Tamam hayır verenlerde bizim ülkemizin vatandaşları biz onlardan da sorumluyuz. Ama özellikle PKK, Avrupa, FETO’nunda neden hayır dediklerine bakmak lazım. İnşallah yeni bir sistemde teröre ağır bir darbe vuracak.
BELEDİYELER BÜYÜKŞEHİR OLMA YETKİSİ VAR MI?
Şimdi bu anayasa değişikliği içeriğinde hiçbir şekilde yerel yönetim ile alakalı bir konu yok. Bu değişiklik talebimiz tamamen Başbakan ve Cumhurbaşkanı ile alakalı.
BİLECİK DEVLET HASTANESİ NE DURUMDA?
Hastane bizim en büyük problemimiz aslında. Hastanemizin ihalesi yapıldı, ihaleyi alan firma ilan edildi. yer teslimi yapıldı. Şuan belediye ile inşaat, ruhsat ve plan proje alma işlemlerini yapıyorlar. İnşallah Sağlık Bakanımız da müsait olursa 1 ay içerisinde mevcut planlanan Üniversitenin yanındaki arazide temel atma törenimizi gerçekleştireceğiz. Teslim süresi 750 gün civarında gözüküyor. İnşallah 2018’in sonunda 2019’un başında hastanemizi kullanıma açmış olacağız. Hastanemiz ile ilgili bir problem kalmadı Allah’ın izniyle.
“SUNİ GÜNDEM YARATMAYA ÇALIŞIYORLAR”
Şimdi suni gündem yaratmaya çalışıyorlar. Hastanemizde hiçbir problem yok, ÇET onayı gibi bir problem yok dediğim gibi bütün işlemleri tamamlandı. İhaleyi alan firma açıklandı. Yer teslimi yapıldı inşallah önümüzdeki 1 aylık süreçte temel atma törenini tüm hemşehrilerimiz ile birlikte yapacağız ve 2019’un başında da bir aksilik olmazsa inşallah kullanıma açmayı düşünüyoruz.
“TEK ADAMLIK ALGISI YARATILMAYA ÇALIŞILIYOR”
Cumhurbaşkanı yargıyı eline alıyor, tek adamlık gibi söylemler oluyor. Dediğim gibi anayasa mahkemesi üye seçimiyle alakalı en ufak bir değişiklik söz konusu değil. Sdece 17 tane üyeden sayı 15’e düşüyor. Bunun sebebi de Askeri mahkemelerin kapatılmasından kaynaklanıyor. Askeri mahkemeler kökten mi kapatıldı evet şuan ki uygulamada kapatıldı ama savaş anında, savaş suçlarının değerlendirilmesi halinde tekrar kurulabilecek savaş halinde.
“HSYK YÜKSEK YARGI ORGANI DEĞİL”
İkincisi HSYK’nın ismini mi değiştiriyoruz şeklinde söylemler. Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulu idi yeni sistemde hakimler Savcılar kurulu oldu. Burada ki yüksek ibaresini kaldırdığınızda mahkemeleri itibarsızlaştırıyor musunuz? söylemleri de oluyor. Birincisi burası bir kurum. Yüksek yargı organı değil, ikincisi Hakimler Savcılar Yüksek Kurumu derken altında başka bir kurul yok. Tek kurul zaten bu bunda bir imla hatası düzeltiliyor işin gerçeği. Burada 22 üyeden oluşuyordu HSYK yeni adıyla Hakimler Savcılar Kurulu. 3 daire vardı 3 daire toplam 22 üye gönderiyordu. Şimdi yeni sistemde bu 2 daireye düşürülmesinden sebep sayı 13’e geldi. 13 tane Hakimler savcılar kuruluna üye gönderilecek. bununda zaten çoğunluğu 7 tanesini meclis seçecek. Yani yine halkın iradesi tecelli edecek. Bizim burada hakim ve savcıları ziyaretlerimizde hep “biz siyasetçimiyiz her seferinde, her dönem 4-5 yılda bir seçim yapıyoruz. Biz bu seçimleri yapmak istemiyoruz” şeklinde eleştiriler oluyordu. Bunu kim seçebilir en çoğunlukla tabiki halk. Halkın fikirlerinin tecelli ettiği alan TBMM olduğu için TBMM’ye verilecek. 7’tane TBMM seçecek, 4 tanesini Cumhur başkanı seçecek 2 tanesini de Adalet bakanı ve Müsteşarı seçecek. Burada çoğunluk yine mecliste olacak.
“DAHA DEMOKRATİK BİR YAPIYI KAVUŞTURUYORUZ”
Şuanki adalet ve kalkınma partimiz mecliste çoğunluğa sahip bunun çoğunluğa sahip diye 7 sini de Adalet ve Kalkınma Partisi seçmeyecek. Nasıl belediye meclis üyeleri, komisyon seçimleri aritmetik ortalamasına göre yapılıyorsa bugünki seçimde bu 7 tane üyeden 4 tanesini AK Parti 2 Tanesini CHP, 1 tanesini de Milliyetçi hareket partisi seçecek. Ortada daha demokratik bir yapıyı kavuşturuyoruz. Kaldıki Cumhurbaşkanı seçildiğinde anayasa mahkeme liderini o seçecek e önceden de o seçiyordu. Zaten onunla ilgili bir değişikliğimiz yok. Kaldı ki bir anayasa mahkemesi üyesinin görev süresi 12 yıl. Cumhurbaşkanının maksimum görev süresi ise 10 yıl. Yani tamamını değiştirmek istese bile görev süresi yetmez buna Cumhurbaşkanı’nın.
“HALKIMIZIN ÖNÜNE İKİ TANE SANDIK GELECEK”
Bu değişklik talebimizde seçimler 2019’da Cumhurbaşkanlığı seçimleri ile Meclis seçimleri olmakla birlikte tek seferde yapılabiliyor. Yani halkımızın önüne 2 tane sandık gelecek. Birinde Cumhurbaşkanına oy verecekler. Diğerinde meclise oy verecekler. Yani Cumhurbaşkanı farklı bir siyasi görüşte, meclis farklı bir görüşten olabilir. Burada milletvekili tamamıyla gücünü doğrudan halktan alıyor.
“100 BİN İMZA TOPLAYAN VATANDAŞ CUMHURBAŞKANI ADAYI OLABİLİR”
Cumhurbaşkanı seçilme kriterleri genişletiliyor. 100 bin tane vatandaştan imza toplayan vatandaş Cumhurbaşkanı adayı olabilir. Aday kriterlerini taşımak suretiyle. İsterse siyasi parti üyesi olabilir o yüzden dediğim gibi çeşitli algılar oluşturuluyor. Hayır ile ilgili bir sürü broşürler görüyoruz. Ben burada kendilerini samimiyete davet ediyorum.
“KILIÇDAROĞLU’NUN OKUMADIĞININ BİR GÖSTERGESİ”
Sayın kılıçdaroğlu bir açıklamasında “Ya düşünsenize Başbakan ve Cumhurbaşkanı farklı farklı partilerden olacak. Burada çıkabilecek kaosu düşünebiliyormusunuz” dedi. Bu sistem değişikliğinde başbakan yok ki zaten. Yani bunu okumadığının bir göstergesi. Kaldı ki biz anayasa değişikliği görüşmelerini yapmayı teklif ettiğimizde Cumhuriyet Halk Partisi komisyona üye göndermedi. Neden? yani neden kaçıyorsunuz, neden fikirlerinizi tecelli etmiyorsunuz. Sizi seçen halktan siz kaçıyorsunuz. Bu değişiklik Cumhuriyet Halk Partisine de güçlü bir lider bulma zorunluluğu getirecek herşeyden ziyade. yüzde 50 artı 1 oy alma potansiyeline sahip adaylar bulma arayışına girecek. O nokta da da CHP’yi lidersizlikten kurtarıyoruz yani bu değişiklik talebiyle.
“HALKIMIZ PROBLEMLİ BİR ADAMI NEDEN SEÇSİN Kİ?”
Ya sıkıntılı bir kişi Cumhurbaşkanı olursa şeklinde eleştiriler oluyor. Sandık koyuyoruz Halkımız nasıl böyle bir problemli bir adamı seçebilir ki yani. Biz demokrasi kültürü en gelişmiş ülkelerden birtanesiyiz. Neden? seçime katılım oranı yüzde 80 üzeri oluyor her sandık sayımında. Amerika’da bu sayı son yılların en yüksek oranına ulaştığı nokta yüzde 63. Ve baktığımız da oy veren kesimin yüzde 98’ini temsil eden bir meclisimiz var şuan. Bu hiçbir dünya ülkesinde yok şuanda.
“DAHA MEGA PROJELERLE KURULU BİR TÜRKİYE”
Bu değişiklikle İnşallah daha müreffeh geleceklere 2023, 2053, 2071 geleceğine ulaşabilecek, daha mega projelerle kurulabilecek bir Türkiye Cumhuriyeti arzu ediyoruz. Bizim rejimle ilgili bir problemimiz yok. Rejim değişikliği talebimiz yok. Burada sistemi daha hızlı çalışır ve daha çok halkın işleyişine göre bir sistem değişikliği talep ediyoruz. Halkımız bugüne kadar bizden desteğini hiç esirgemedi. Bugün de esirgemeyeceği kanaatindeyiz.
İLGİLİ HABERLER:
